Alevilik | Bektaşilik | Ehl-i Beyt | Kerbela | 12 Imamlar
Ocak Sistemi ve Dedelik Kurumu
Anadolu Aleviliğin'de Ocak Sistemi ve Dedelik Kurmu
(Bu makale 23-28 Ekim 2000 tarihinde Ürgüp'te ERVAK tarafından düzenlenen Uluslararası Anadolu İnançları Kongresi'nde sunulan bildiridir.)
Daha önce yaptığımız çalışmalarda da ifade edildiği üzere Anadolu Aleviliği'nin sosyal ve dinsel yapılanmasında temel öneme sahip kurumlardan en önemlisi "Dedelik Kurumu"dur. 19. Yüzyıl sonlarında Anadolu'da yaşanan sosyo-ekonomik dönüşüm ve özellikle Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması sonrası giderek artan oranda yaşanan kırdan kente göç olgusu nedeniyle, zayıflamış olan bu kurum, Anadolu'da Aleviliğin günümüze ulaşmasında birinci derecede rol oynamıştır. Bu bakımdan Anadolu’da Alevilik konusunun anlaşılabilmesinde bu kurum anahtar role sahiptir dersek fazla abartmış olmayız. Osmanlı İmparatorluğu’nun parçalanarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması ve cumhuriyeti kuran kadronun sosyo-ekonomik yapıyı dönüştürmek için yaptıkları yapısal müdaheleler sonucunda Ocak Sistemi ve Dedelik Kurumu giderek zayıflamaya başlamış, bugün artık işlevsiz ancak temsilcilerinin yani Dedelerin ve Taliplerin ismen varolduğu bir durum ortaya çıkmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin yaşadığı sosyo-ekonomik değişim sürecinde Ocak Sistemi işlevsiz hale gelmiş, Ocak Sisteminin temel unsuru olan Dedelerin işlevleri giderek yeni sosyal kurumlarca özümsenir olmuştur. Bugün içinde bulunulan durum bu kurum bakımından da bir geçiş aşamasını simgelemektedir. Eski etkili işlevlerine kavuşmaları olanaksız olan bu kuruma bugünün toplumsal yapısının ne gibi roller vereceğini veya işlevsiz tarihe malolmuş bir kurum halini alıp almayacağını zaman gösterecektir. Biz bu bildirimizde 1994’ten bu yana sürdürdüğümüz alan alaştırmaları çerçevesinde elde ettiğimiz veriler doğrultusunda, belli bir dönem çok önemli işlevler görmüş bu sosyal kurumun dayandığı Ocak Sistemi ve Dedelik Kurumu hakkında bazı temel bilgiler sunmak ve önemli yönleri üzerinde durmak istiyoruz. Yine burada Ocak adlarına ilişkin en son araştırmalara dayanan bir Ocak listesini de bu konuda çalışan bilim adamlarının bilgisine sunmuş olacağız. (1)
Öncelikle Ocak Sistemi ve Dedelik Kurumuna ilişkin yararlandığımız kaynakları şu şekilde sıralamak olanaklıdır: 1.Ocakzade Dede ailelerine ait her tür yazılı belge, 2.Yerli ve yabancı araştırmacılarca hazırlanmış tez, kitap ve makaleler, 3. Anadolu’da ve İstanbul’da belli yerlerde yürüttüğüm alan araştırmaları sırasında elde ettiğim veriler.
Burada öncelikle alan çalışmalarım sırasında sadece burada ele alacağımız konuya yönelik ziyaret ettiğim dergah ve ocakları da sunmak istiyorum: Anadolu’da: Abdal Musa Sultan Dergahı (Antalya, Elmalı, Tekke Köyü), Ağu İçen Ocağı (Tunceli, Hozat, Karabakır (2) [Bargini] Köyü), Koca Seyyid Dergahı (Elazığ, Sün Köyü), Baba Mansur Ocağı (Tunceli, Mazgirt Darıkent [Muhundi] Bucağı), Seyyid Battal Gazi Dergahı (Eskişehir, Seyitgazi), Garip Musa Ocağı (Sivas, Güneş Köyü), Hıdır Abdal Ocağı (Erzincan, Kemaliye, Ocak Köyü), Piri Baba Dergahı (Amasya, Merzifon), Kara Pirbad Ocağı (Sivas, Divriği, Ömerli Köyü), Koca Leşker Ocağı (Erzincan, Bağıştaş), Pir Sultan Ocağı (Sivas, Yıldızeli, Banaz Köyü ve Tunceli, Pülümür, Hacılı Köyü) (3), Seyyid Baba Ocağı (Sivas, Divriği, Akmeşe [Ziniski] Köyü), Sultan Sinemil Ocağı (Kahramanmaraş, Elbistan, Kantarma Köyü), Şücaettin Veli Dergahı (Eskişehir, Arslanbegli), Şah İbrahim Veli Ocağı (Malatya, Arguvan, Ballıkaya [Mezirme] Köyü), Şeyh Hasan Ocağı (Malatya, Arapgir, Onar Köyü), Üryan Hızır Ocağı (Tunceli, Pertek, Dorutay [Zeve] Köyü), Derviş Muhammed Ziyareti (Sivas, Eğrisu [Anzahar] Köyü), Gani Baba Ziyareti (Sivas, Eğrisu(4) [Anzahar] Köyü), İmam Zeynel Abidin Türbesi (Malatya, Battalgazi), Gaziantep Cemevi, Ali Baba Türbesi (Gaziantep), Elif Ana Türbesi (Gaziantep), Umman Baba Türbesi (Gaziantep), Kemal Gazi Dede Türbesi (Amasya, Oymaağaç Köyü), Göz Baba Ziyareti (Amasya, Balgöze [Emert] Köyü), Hüseyin Gazi Ziyareti (Sivas Divriği, Iğımbat Dağı), Seyyid Nesimi Ziyareti (Muş, Varto, İçmeler [Rakkasan] Köyü). Bu mekanların bazıları hem ziyaret hem ocak olarak anılmaktadırlar. Biz burada karmaşıklığa yol açmamak için ikisini birden ayrıca belirtmedik.
İstanbul’da bu konuyla ilgili alan araştırması yürüttüğüm yerlerden en önemlilerini de şöyle sıralayabiliriz: Karaca Ahmet Sultan Dergahı (Üsküdar), Şahkulu Sultan Dergahı (Göztepe), Erikli Baba Dergahı (Kazlıçeşme), Garip Dede Dergahı (Küçükçekmece), Yenibosna Cemevi/Cem Vakfı Genel Merkezi (Yenibosna), Nurtepe Cemevi (Nurtepe), Alibeyköy Cemevi (Alibeyköy), Okmeydanı Cemevi (Okmeydanı), Gazi Cemevi (Gazi Mahallesi), Kartal Cemevi Vakfı (Kartal), Aydınlıköy Cemevi (Tuzla).
Alan çalışmalarımız sırasında Dedelerle yaptığımız yüzyüze görüşmelerde aldığımız bilgiler, Cem törenlerinde ve diğer dinsel ritüellerde edindiğimiz bilgiler oldukça yararlı oldu. Değişik sosyal çevrelere (kır-kent) ve yörelere mensup Dedelerin yaklaşım farklarını da yakından gözlemleme olanağına sahip olduk. Bu araştırmalarım sırasında 500’e yakın Dede ile görüşerek, bu görüşmelerde elde edilen verileri yazılı notlar, teyp kayıtları ve video kamera kayıtları şeklinde belgeleme olanağı buldum. Bu dedeler arasından araştırma planımız çerçevesinde 100 dede ile de ayrıca yeniden görüşerek daha ayrıntılı konular üzerinde görüşmeler yaptık. Şöyle ki sayıları giderek azalan Dedelerin sahip oldukları sözel gelenek bilgilerine ulaşmak her geçen gün daha da zorlaşmaktadır. Bu bakımdan Dedelik kurumu ile ilgili birçok araştırma çalışmasına gereksinim vardır. Özellikle yaşlı kuşaktan dedelerin sayısı gün geçtikçe azalmaktadır.
Dedelik kurumu ile ilgili bilimsel çalışmaların, yayınların ve toplantıların sayısı da yok denecek kadar azdır. (5) Bu konuda benim yürüttüğüm çalışmaları ise şu şekilde özetleyebilirim: 1996 yılında İstanbul Üniversitesi Siyasi Tarih Bölümü’nde yüksek lisans tezi olarak “Alevilik’te Dedelik Kurumu ve İşlevleri” adlı tezi sundum. Bu çalışma daha çok kaynaklara ve Şahkulu Dergahı’nda yürüttüğüm Dedelik Kurumu araştırmalarına dayanan giriş niteliğinde bir çalışmaydı. Buradaki çalışmalarım süresinde bir yılı aşkın süre Dedeler ve Taliplerle görüşmeler yaptım ve bu görüşmeleri kaydettim. Buradaki görüşmelerimde uyguladığım soruları da zaman içerisinde geliştirmek suretiyle araştırmacı dostum Ali Aktaş’la yeni bir görüşme formu oluşturduk. Ve bu görüşme formunun uygulanacağı ve İstanbul’un dışında Anadolu’da bulunan Ocak merkezlerini de kapsayacak olan bir alan çalışması yapmaya karar verdim. Dedelerin gün geçtikçe azalmaları bu konuda bir an önce araştırmalar yapılmasını zorunlu kılmaktaydı. Ayrıca varolanların da kentleşmenin yarattığı değişikliklerden dolayı otantik bilgilerin elde edilmesinde yarattığı zorluklara da biz araştırmalarımız sırasında bizzat şahit olduk. Ortak araştırmalar yürüttüğüm Sosyolog Ali Aktaş’la birlikte İstanbul’da önemli Alevi merkezlerinden olan Şahkulu Sultan Dergahı’nda yaptığımız anketlerde yeralan Dedelerle ilgili sorulara katılımcıların verdiği yanıtların da Dedelerin zayıflayan rollerini açıkça ortaya koyduklarını söyleyebiliriz. (6) (Aktaş 1999) Ayrıca 1997 sonunda İstanbul Merdivenköy’de bulunan Şahkulu Sultan Dergahı’nda, Anadolu’da bulunan Alevi Dedelerini biraraya getirmeyi amaçlayan bir toplantı girişimimiz gerekli altyapının oluşturulamaması nedeniyle gerçekleşememiştir. Bu girişimin bir benzeri bizim de katkılarımızla Cem Vakfı tarafından 16 Ekim 1998 tarihinde başlayan ve üç gün süren bir oturumlar dizisi ile gerçekleştirilmiştir.(7) Bunun ardından Cem Vakfı 12-15 Mayıs 2000 tarihinde bir toplantı daha düzenlemiştir. Birçok eksiklikleri olmakla birlikte, Cem Vakfı’nın düzenlediği bu iki toplantının bugüne kadar bu alanda bir kurumun düzenlediği en geniş katılımlı toplantılar olduğu söylenebilir.
Ben Dedelik Kurumu üzerindeki çalışmalarımı Dede ailesine mensup olmam ve de çok küçük yaşlardan beri bu konulardaki araştırma isteğim nedeniyle bir görev saydım. Bu görevi yerine getirirken bilimsel yöntemden ödün vermeksizin olguları tespite ve objektif olmaya çalıştım. Bu amaçlara ne derece ulaşıp ulaşmadığımız zamanla konunun diğer uzmanlarınca değerlendirilecektir. Şimdi dilerseniz konumuza geçelim.(8)